14 Haziran 2009 Pazar

Veda Yazısı-3 || Ümit Karan



- Galatasarayımızın golüüü... 99 numaraaa... Karaaaaannn...
+ Ümiiiiiiiiiiiiittttttttttttttt

Bu sene bu anons ve uğultuyu Sami Yen'de duymayı o kadar çok istemiştim ki.. Ama nasip olmadı. 34 haftalık maratonun ardından tek gol dahi atamadan sezonu tamamlamış oldun. Bu sezon attığın tek gol UEFA Kupası grup maçında Benfica'da attığın goldü ve bu sezona ait tek gol sevincin de aşağıdaki resimden ibaretti.



Almanya'da futbola başlamış ve gurbetçi sıfatıyla 1996 senesinde Gençlerbirliği'ne transfer olmuştun. Gençlerbirliği'nin 2000 senesinde Türkiye Kupası'nı kazanmasında önemli rol oynamış ve İstanbul takımlarının gözdesi haline gelmiştin. En büyük özelliklerinden birisi ise Fenerbahçe maçlarını neredeyse boş geçmeyip, sürekli gol atmandı. 2001-2002 sezonu öncesi Galatasaray'ımızın teklifini kabul edip, Florya'nın yolunu tutmuş, Hakan Şükür'den boşalan forvet koltuğunu devralmıştın.

Ancak senden beklenen performansı bir türlü gösteremiyordun. İstanbul'un renkli gece hayatında boy gösteriyor, bazı takım arkadaşlarınca ve spor yazarlarınca hedef haline gelip, istenmeyen adam ilan ediliyordun. Hakan Şükür'ün geri dönüşüyle birlikte takım içerisinde huzursuzluklar yaşadığın da oldu. Belki Almanya'da doğup büyümendi rahat tavırlarının sebebi kimilerine göre.



2004-2005 sezonunda teknik direktörlük görevine efsane futbolcumuz George Hagi getiriliyor ve kendisiyle yaşadığın anlaşmazlıklardan ötürü takım aramaya başlamıştın. Almanya'dan 2-3 kulüple görüşmeler yaşamıştın ancak yapılan teklifleri kabul etmeyip B.B.Ankaraspor ile anlaşıyor ve kiralık olarak Ankara'ya gidiyor, sezon sonunda tekrar Florya'ya dönüyordun. 2005-2006 sezonunda kazanılan şampiyonlukta önemli rol oynuyor, attığın kritik gollerle çoğu maçın lehimize dönmesini sağlıyordun. 17 golle takımımızın gol yükünü sırtlıyor, gol krallığına doğru koşuyordun ki yaşadığın sakatlık sezonu kapatmana yol açıyordu. Bambaşka bir Ümit olarak dönmüştün Ankara'dan. Ağustos 2005'te evlenmen, bu kadar başarılı bir sezon geçirmende payı büyüktü belki de..

Bu sezon ortası Mehmet Yıldız transferinde seni takasta kullanmak istemelerine en çok karşı gelenlerden birisiydim. Her ne kadar bu sezon istenileni veremesen de; Mehmet Yıldız'a karşılık takasta kullanılacak bir adam değildin, hiç bir zaman da olamazsın benim gözümde. Hatta bu transfer dedikoduları daha sezonun ilk yarısında başlamıştı ve kötü performansında bu dedikoduların da büyük payı olduğunu düşünüyorum. Kendimi senin yerine koyuyorum da; elbette kızar, tepki gösterir ve futbolumu oynayamazdım senin gibi. Ama bir gerçek var; -ki bunu sende röportajlarında dile getirmiştin defalarca- her zaman attığın gollerde estetiğe, gösterişe önem verdin ve sırf bu yüzden çok kolay diye tabir edeceğimiz pozisyonlarda golleri atamadın.



Her güzelliğin bir sonu vardır derler ya.. Seninle de son senemizi yaşamış olduk bu sezon. Haldun Üstünel, takımda revizyona gidildiğini belirterek, emeğinden dolayı son teşekkürünü sundu sana. Yunanistan'ın Larissa takımıyla görüştüğün yolunda haberler okumaktayız. Senin için hangisi hayırlısı ise o olsun. Belki de Hasan Şaş gibi futbolu bırakma kararı da alabilirsin. Bekleyip göreceğiz hep beraber. Haldun Üstünel gibi ben de sana teşekkür ediyorum; yaşattığın mutluluklar için, rakiplerine yaşattığın 'Karan'lık geceler için, bu formayı terlettiğin için. Galatasaray taraftarı seni hiç bir zaman unutmayacak.

''Fenere gol attığım zaman orgazm oluyorum''

Ümit Karan



Kaldırsın.. Kaldırsın.. Parmak kaldırsın..
Fenere koyanlar parmak kaldırsın...




Hiç yorum yok:

Yorum Gönder