23 Aralık 2009 Çarşamba

Noel Baba'dan Sevgilerle!



Galatasaray 2-1 Trabzonspor

3 gündür yaygara kopartan kolpa basına selam olsun.
Kurban bayramında Türk futbolcular tatil yapıyormuymuş da, yabancı futbolcular noel tatiline gidermiş ?
Yok efendim neymiş, takım içerisinde kazan kaldırmış yerli futbolcular..
Yok efendim neymiş, yerli-yabancı futbolcular arası tartışmalar yaşanmış..
Yok efendim neymiş, yerli futbolcular yönetime serzenişte bulunmuş..

Şimdiye kadar ilk defa Galatasaray'da oldu tabi, yabancıların noel tatiline çıkması ya..
Ulan basın..
Ulan ibne basın..
Noel babalara gelesiniz!
Noel babalar öpsün sizi.
Köküne kadar girsin ulan bu galibiyet size!

Basın yalan yazıyor
Şampiyon olmayınca!

Söz Sırası 'Bay Transfer'de!



'Bay transfer' sen işini bilirsin..
Senden gelecek güzel haberleri bekliyor milyonlarca taraftar..

22 Aralık 2009 Salı

Siz Hayal Ededurun...

Soru: Galatasaray’ı bırakırsan fenerbahçe’de oynarmısın?

Arda Turan: İnsanlar üzülüyorlar ama ben maalesef bu konuda çok profesyonel değilim. Ben doğuştan Galatasaraylı’yım. Allah bana fenerbahçe forması giymeyi nasip etmesin diyorum. Neden; çünkü Arda Turan Galatasaray’da güzel. fenerbahçe’nin sembol oyuncuları orada güzel. Ne ben orada olursam mutlu olurum, ne ailem mutlu olur. Herşey para değildir. Paradan önce çok daha önemli şeyler vardır.

Paranın satın alamayacağı şeyler vardır;


Gerisine;

Totem-2



İnadına totem!
İnadına Coloccini ulan!

Kırmızı Formamız Galatasaray Store'larda



Belki de çoğumuzun özlemle beklediği forma bu sabah itibariyle satışa çıkıyor.
Seneye de bu formanın Sarı'sı çıkartıldığında tadından yenmez :)

******

2009 – 2010 Futbol Takımı formalarımızdan “Cesaret” i simgeleyen kırmızı formamız 23 Aralık tarihi itibariyle İstanbul’daki Galatasaray Store’larda ve www.gsstore.org internet sitemizde taraftarlarımızın beğenisine sunulacaktır.

Taraftarlarımız kırmızı formamıza önümüzdeki günlerde tüm Galatasaray Store’lardan sahip olabileceklerdir.

Galatasaray Pazarlama A.Ş.

Stay With Us Harry!



Fazla söze gerek yok.
SultAns ekibindeki arkadaşlar duygularımıza tercüman oldular.
İnşallah hepimizin beklediği müjdeli haber tez vakitte gelir.

http://staywithusharry.com/

17 Ekim 2009 Cumartesi

16 Ekim 2009 Cuma

Harry Kewell...



Harry Kewell'in menajeri Bernie Mandic'in açıklamaları;

Aramızda yazılı bir şey yok. Bir kez el sıkıştık; o kadar. Harry’nin hiçbir zaman uçuk beklentileri olmadı. Daha 17-18 yaşındayken ‘ben ayaklarımı konuşturacağım’ derdi. Futbola duyduğu aşk, sadece futbol oynama sevdasından.

Rüyalarındaki kadını, rüyalarındaki arabayı ya da hayalindeki statüyü elde etmek için futbolu sevenlerden değil o. Onu ilk 11 yaşında gördüm. Marconi’nin 13 yaş altı takımındaydı. Paul Reid’i çok beğenmiştim ama arkadaşım ‘Hayır hayır. Asıl şu çocuğa dikkat et!’ diyerek bana Harry’i göstermişti. Haklı çıktı. Harry, Leeds’te 20 yaşını devirdiğinde İnter onun için 20 milyon pound veriyordu. Leeds ile sözleşmesi 2003′te bitiyordu. Sadece, ‘kalbinin sesini dinle’ dedim. Çocukluğundan beri rüyalarında iki takım vardı: Liverpool ve Milan. İkisinden birine, tercihen Liverpool’a gitmek istiyordu. Belirlediğimiz rakama ilk ulaşanın teklifini kabul edecektik. Birçok teklif geldi. Liverpool en iyisi değildi. Hatta Chelsea’nin önerisi % 30 daha yüksekti. Manchester United ve Barcelona ikinci sıradaydı. Daha sonra Milan, Liverpool ve Arsenal geliyordu. Liverpool, Harry’nin de kendilerini istediğini görünce resmi teklifi yaptı.



Bizim koyduğumuz çıtaya ulaşıyordu. Harry, Liverpool’a ‘evet’ deyince öteki takımlar tekliflerini daha da yükseltti. Liverpool için sağlık kontrolünden geçerken, Manchester United ‘rakamı siz belirleyin’ dedi. Ama Harry sözünden dönmedi. Onlar da Kewell olmayınca Ronaldo’yu aldılar. Liverpool kariyeri Harry’nin istediği gibi gitmedi. Üst üste önemli sakatlıklar yaşadı. Böyle kaliteli ve profesyonel bir futbolcunun medyada kılıçtan geçirilmesi çok acıydı. Harry’nin en büyük şansı yanındaki ekibi. Bu sayede o kötü dönemden çıktı ve Galatasaray günlerine başlayabildi. Harry olağanüstü bir insan. Başka bir hedef belirleseydi, uzay mühendisliğinden savaş pilotluğuna hiç fark etmez, mutlaka başarırdı. Onun için başarısızlık alternatif değil. Çok çalışma veya acı onu yıldırmaz. Ne karanlık günler yaşadı ama hepsini aştı. Daha iyi bir futbolcu ve insan olarak üstelik. Bir profesyonel futbolcu için iyi bir baba, iyi bir eş olmak kolay değil. Ekip olarak bizim görevimiz onun bu tip zorluklarla daha kolay baş etmesini sağlamak. Harry gibi bir oyuncunun sözleşmesinde kaç sıfır olacağına bakmayı babaannesi de becerir. Harry için para asla öncelik olmadı. Benim işim ona dürüst bir bakış açısı sağlamak.”


28 Eylül 2009 Pazartesi

Küçük Mertcan'a Yardım...



ultrAslan sitemizden alıntıdır yazı;

Bilal ağabeyimizin 6 yaşındaki oğlu Mertcan zihinsel özürlü olup, yatalak durumdadır. Kendisinin beslenmesi miğdeden yapılıp, aynı zamanda oksijen ve balgam alma aletlerine bağlı olarak yaşam mücadelesi vermektedir. Sizlerden ricamız, şayet durumu olan arkadaşımız varsa küçük Mertcan’ı taşımak için özel dizayn edilmiş özürlü puset’ini satın alarak ailesine teslim etmenizdir. Küçük Mertcan’ın durumuyla ilgili her türlü rapor babası Bilal ağabeyimiz tarafından sizlere sunulacaktır.. Gösterdiğiniz ilgi ve alaka için Allah herkesten razı olsun..

İrtibat: Bilal Ulusev
(0534) 205 60 27
(0543) 685 10 91

Ev: (0212) 591 13 99

Akif Akgün'e Yardım...



Henüz 20 yaşında, gençliğinin baharında...

Bu genç kardeşimizin hayata umutla bakabilmesi için 50bin TL'ye ihtiyaç duyulmakta. Akif kardeşimiz bizden dost elimizi uzatmamızı bekliyor.


Türkiye İş Bankası Bursa Koğukçınar Şubesi

Erkan Akgün adına

Hesap no : 2209 0553011

27 Eylül 2009 Pazar

1965 - .......



Sensiz Sami Yen bize bile cehennem.....

Alpaslan'a Mektuplar...



Tüm geliri Galatasaray Engelli Basket takımına aktarılacak olan bu kitabı Galatasaray Store'lar, tüm seçkin kitapçılar, Carrefour, Migros ve diğer seçkin marketlerden, aynı zaman da online olarak http://www.gsstore.org/ adresinden temin edebileceğiz.

Bugün itibariyle Mecidiyeköy Galatasaray Store’da ve www.gsstore.org internet sitesinde satılmaya başlanmıştır.

13 Eylül 2009 Pazar

Metin Oktay Ruhu...



Galatasaray yönetici Haldun Üstünel, Metin Oktay'ın Kozlu Mezarlığı'ndaki kabri başında düzenlenen anma töreninden sonra basın mensuplarına yaptığı açıklamada, Metin Oktay'ın örnek alınması gereken bir kişiliğe sahip olduğunu ifade ederek, ''Galatasaray'a hizmeti geçmiş, emeğini ve ruhunu vermiş bir insanın mezarı başında bu kadar güzel bir kalabalıkla anılması bizleri gururlandırıyor. Galatasaray formasını taşıyıp, onun ahlakıyla bu camiaya hizmet edecek gençlerimizin önündeki en önemli örnek olmasını diliyoruz. Aramızdan ansınızın ayrıldı, kendisini çok özlüyoruz'' diye konuştu.

Bir basın mensubunun ''Sezon başında Arda'ya 10 numarayı verirken 'Biz ona Lincoln'un değil Metin Oktay'ın formasını verdik' dediniz. Metin Oktay ruhu sizin için ne demek'' şeklindeki sorusuna Üstünel, ''Bizim için Arda'nın bugün ortaya koyduğu performans demek'' karşılığını verdi.

Ne denilebilir ki...
Arda Turan'ımız bu yakıştırmayı fazlasıyla hakediyor..
Allah nazarlardan saklasın kendisini..
Haldun Üstünel'e de bu güzel açıklama ve cevabından ötürü sonsuz teşekkürler..
Birileri de hala Arda Turan'ın Galatasaray için ne demek olduğunu anlamaya çalışadursun..

İnleyen Nağmeler İnledi Durdu!



Neymiş efendim; Galatasaray 4 maçta 13 gol atmışsa, jimnastikciler de 4 maçta 1 gol yemiş.
Neymiş efendim; Galatasaray ligin ilk 4 haftasında ciddi bir rakiple oynamamış.
Neymiş efendim; basın çok şişiriyormuş, 5.hafta Sami Yen'de balon sönecekmiş.
Neymiş efendim; Sami Yen'i inleteceklermiş atacakları gollerle.

Ulan maçtaki en iyi adamınız Serdar Özkan olursa, diğer futbolcularınızdan bahsetmeye gerek bile yok. Maçın analizini yapmaya gerek yok. Zaten heryerde yazılıyor çiziliyor yorumlar.

Ali Sami Yen'e, Metin Oktay'a küfür edebilecek kadar çirkefleşen çapsız kişilikler topluluğuna söylenecek söz bulamıyorum. Hayvanlar bile daha vicdanlıdır!

İnlemeye devam edin çapsızlar.

Taçsız Kral Metin Oktay..



Ruhun şad, mekanın cennet olsun Taçsız Kral..
Seni unutmadık, unutmayacağız..
Unutan bizden değildir..

4 Eylül 2009 Cuma

Siz Tur Atadurun...



Şampiyon olmadan, şampiyonluk turu atan futbol takımı var mıdır?
Bir ligden, bir sezonda kaç şampiyon çıkar?
Bir ligden, bir sezonda 2 şampiyon çıkar mı?
Çıkar...
Vallahi çıkar, billahi çıkar...
Söz konusu Türkiye ligiyse, bal gibi çıkar...

Böyle bir orijinallik başka ülkelerde yaşandı mı bilmem ama Türkiye'de yaşandı...

Şampiyon olmadığı halde bir futbol takımımız şampiyonluk turu attı...
Başkanı futbolcularını kutlamak için sahaya indi...
Taraftarı dakikalarca "şampiyon" diye tezahürat yaparak futbolcularını bağırlarına bastı...
Hem de öyle Amatör Ligde, 2., 3. Ligde mücadele eden bir takım değil bu takım...



İŞTE, ŞAMPİYON OLMADAN ŞAMPİYONLUK TURU ATILAN O SEZONUN HİKAYESİ:

1970-71 Sezonu..
Ezeli rakipler Galatasaray ve Fenerbahçe ligin son haftasına kafa kafaya girerler...
29. haftanın sonunda Galatasaray'ın 40, Fenerbahçe'nin 39 puanı vardır...
30. ve son hafta Galatasaray Ankara deplasmanında PTT ile karşılaşırken, Fenerbahçe kendi seyircisi önünde Beşiktaş'la karşılaşacaktır..

Büyük gün gelir çatar...
Pazar günü maçlar aynı saate başlar...
Şampiyonluk umudunu son haftaya ve Galatasaray'ın kaybedeceği puana bağlayan Fenerbahçe taraftarı heyecan içindedir...
Aksilik bu ya, TRT radyosunun link hatlarında beklenmedik bir arıza yaşanmakta, Ankara'ya bir türlü bağlanılamamaktadır...
Fenerbahçe gol için bastırmakta, ancak kalesinde devleşen Beşiktaş kalecisi Şükrü'yü geçememektedir...

Karşılaşmanın ilk yarısı golsüz beraberlikle sonuçlanır...

İkinci yarıda heyecan daha da artmıştır...
Son 20 dakikaya da golsüz beraberlikle girilir...

İşte o sıralarda Ankara'dan gelen haber dalga dalga Mithat Paşa stadyumuna yayılır:
"GALATASARAY ANKARA'DA 2-0 YENİK DURUMDA...!"

Haber Fenerbahçe taraftarını daha da gayrete getirir...
"Fener... Fener..." tezahüratları iyiden iyiye yükselir...

Beşiktaş takımının da bu haber karşısında direnci zayıflamış gibidir...
Ve beklenen o gol kısa bir süre sonra gelir:
Dakikalar 81'i gösterirken topu kapan Ogün Altıparmak, Beşiktaş defansından Mehmet Özcan ve Barbu'nun arasından sıyrılır... Topu, kaleci Şükrü'nün solundan Beşiktaş ağlarına yollar... 1-0...
Fenerbahçe taraftarı sevinç içindedir...
Stat "Şampiyon...Şampiyon..." sesleriyle inlemektedir...
Geriye kalan birkaç dakika geçmek bilmez...

Ankara'dan yeni bir haber de gelmemiştir...
Fenerbahçe Başkanı Faruk ILGAZ da heyecanını yenemeyerek sahaya iner... Yedek kulübesinin yanından futbolcularına eliyle kalan dakikaları işaret etmektedir:
"Dayanın çocuklar... Birkaç dakika kaldı...!"

Asbaşkan Emin Cankurtaran da yerinde duramamakta, kenardan futbolculara bağırmaktadır:
"Az kaldı... Az... Şampiyonuz... Galatasaray hâlâ 2-0 mağlup..."

Hakem Ertuğrul Dilek'in bitiş düdüğüyle saha ana baba gününe döner...
Sahaya giren taraftarlar Fenerbahçeli futbolcuların formalarını "şampiyonluk hatırası" olarak almak için yarışmaktadır...

Başta golü atan Ogün ve takım kaptanı Nedim, Fenerbahçeli futbolcular bir bir omuzlara alınmaktadır...
"Şampiyon Fener... Şampiyon Fener..." tezahüratlarıyla şampiyonluk turu atılmakta,
ŞAMPİYONLUK KUTLANMAKTADIR...




Sonunda link hatlarındaki arıza giderilmiş, TRT İstanbul Radyosu ile TRT Ankara Radyosu arasında bağlantı sağlanmıştır.
Ankara Radyosu'nun spikeri her zamanki heyecansız, resmi ses tonuyla PTT-Galatasaray karşılaşmasının sonucunu anons etmektedir:

"Az önce Ankara 19 Mayıs stadyumunda sonuçlanan karşılaşmada PTT'yi 7-1 mağlup eden Galatasaray futbol takımı 1970-71 sezonu lig şampiyonu oldu!!! Galatasaray'ı Metin (2) Ahmet (3), Büyük Mehmet ve Ergün'ün ayağından gelen goller şampiyonluğa taşırken, PTT Haydar'ın ayağından tek golünü kaydetti..."

Fenerbahçe İstanbul'da şampiyon olmadan şampiyonluk turunu atarken, aynı dakikalarda Galatasaray'da Ankara'da şampiyonluk turunu atmaktadır...




"Aradan 38 yıl geçmiş... Durup dururken, nereden aklına geldi de bu hikâyeyi kaleme aldın?" diye sorabilirsiniz...

Aradan 38 yıl geçti geçmesine de, pek bir şey değişmedi de ondan...
Önce bir başkanımız çıktı, imzasız-pulsuz olsa da kapı gibi "sözlü" senet verdi:
3 YIL ÜST ÜSTE ŞAMPİYON OLACAĞIZ!

Öteki başkanımız durur mu?...
Hemen açık arttırmaya katılıverdi:
"5 YIL ÜST ÜSTE ŞAMPİYONLUK VAAD EDİYORUM!"

Eeee, nasıl olacak?
Bu iki takım da aynı ligde mücadele ettiklerine göre ikisi birden nasıl şampiyon olacak?
Olacak... Olacak...
Burası Türkiye... Geçmişe baksanıza, verdiğimiz örnekleri hatırlasanıza, her şey olur...

Olmazsa, biri şampiyon olur, öbürü tur atar...

Bakarsınız ikisi birden tur atarken, üçüncüsü şampiyon oluvermiş...

Burası Türkiye...
Her şey olur...
Değil mi?

Tuğrul YENİDOĞAN

12 Ağustos 2009 Çarşamba

Sonsuza Dek Sürecek Bizim Aşkımız..



Sabrın sonu selamettir. Bunu bir kez daha öğrenmiş olduk. Evliler kervanına katılacağımız şu mutlu günleri, Allah herkese nasip etsin. Görüşmek üzere..

9 Ağustos 2009 Pazar

Gaziantepspor - GALATASARAY: 2-3



Günlerdir süregelen maçın yayın saati tartışmaları nihayet maçın başlaması ve bitişiyle son buldu. Lick TV'nin gönlü olacak diye Gaziantep gibi bir şehirde maçı 19:30'da başlatmanın izahati olmadığı gibi; Allahsızlıktır, vicdansızlıktır yapılanlar. Keyiflerine göre insan sağlığıyla oynayan Sansar ve Doberman şimdi de çıksınlar Maraton programında sucuklu yumurta, omlet tarifi yapsınlar!



Farklı bir yapıya mı bürünüyoruz yoksa 2-3 maçlık bir olaymıdır bilmiyorum ama maçın ilk dakikalarında kurduğumuz baskı sonrasında attığımız gol(ler)le maçı kopartıyoruz ve sonrasında rölanti tempoda devam ettirip oyunu orta sahada kilitliyoruz.



Yarın belki de kimi gazeteler; ''Arda istedi böyle oldu'' tarzında başlıklar atacaktır. Ee kolay değil, 1 senedir süregelen sallamaları, salyalarını akıtarak Arda'yı bitirme psikolojileri ters tepti! Önce yönetim hem kaptanlık, hem de 10 numaralı formayı teslim etti.. Baktılar ki olmuyor, bu sefer başladılar ''bu yaşta birisine kaptanlık mı verilir'' ''Bu sorumluluğun altından kalkamaz'' ''Takımın abileri isyan bayraklarını açtı'' şeklinde suyu bulandırmaya kalktılar! Sonra hem yönetim, hem takım arkadaşları Arda'ya kol kanat gerdiler.. Arda da kendisine güvenenleri mahcup etmeyip, suyu bulandırmaya kalkan suyun karşı tarafının gazete yöneticilerine en afillisinden kapakları takmaya devam ediyor...



1 gol, 2 asist.. Atılan 3 golde de Arda Turan imzası var. Hal böyle olunca da ilk resimdeki yazı gibi başlık atmak düşüyor suyu bulandırmaya yeltenenlere!



Ligin ilk maçları her zaman tehlikeli olmuştur. Gerçi biz UEFA Avrupa Ligi'nde 2 öneleme turunda 4 maç yaptığımız için 5.resmi maçımızdı ve futbolcularımız birbirine kaynaşmaya başlamışlardı. Lige galibiyetle başlamak güzel oldu. Keita bir ara korkutsa da önemli birşeyi olmaması sevindirici.

Maçtan sonraki basın toplantısında Teknik Direktörümüz Frank Rijkaard; ''Karşılaşmanın ilk 35 dakikasında biz etkiliydik, ancak sonra Gaziantepspor etkili olmaya başladı. Pas hataları yaptık, oyuncularım bir an konsantrasyonlarını kaybettiler. Bunun skordan kaynaklandığını sanmıyorum. Yorgunluk belirtileri gördüm. Ama sonuçta lige galibiyetle başlamak çok güzel'' açıklamasında bulundu.

Bu açıklamasından ziyade maçın hemen ardından tv kameralarına yansıyan aşağıdaki görüntü içimizi ısıttı. Neeskens ve Rijkaard soyunma odasının girişinde bekleyerek futbolcularımızı ve idari yönetici/görevlilerimizi tek tek tebrik etmesi alışık olmadığımız görüntülere vesile oldu.

Helal olsun Neeskens..
Helal olsun Rijkaard..
Bu yolun sonu şampiyonluk olması dileğiyle..

Haldun Üstünel'in Açıklamaları



Yöneticimiz Haldun Üstünel'in transferlerdeki iş bitiriciliği yüzünden her geçen gün yeni takma isimler duyar olduk. Kim ne derse desin kendisine, bizler O'nu ''İçimizden biri'' olarak lanse edeceğiz her zaman.

Bu akşamki Gaziantep maçından önce Lick TV'ye röportaj veren Haldun Üstünel'in açıklamaları;

''Öncelikle ligi özledik. Bugün tekrar kavuşuyoruz. Bütün takımlara güzel bir lig diliyorum. Çok güzel bir atmosfer yakaladık lig başında hazırlık maçları olsun, UEFA Ligi maçları olsun… Bunun lige de sirayet etmesini istiyoruz. Rijkaard, daha önce büyük takımlarda teknik direktörlük yaptığı için farklı bir atmosfer yaşıyor. Galatasaray, Avrupa’nın hangi şehrine giderse gitsin büyük bir taraftar desteği buluyor. Teknik direktörümüz de bu duruma oldukça şaşırıyor ve memnun tabi ki.

Bizim elimizde bazı alternatifler var. Hocamız uygun gördüğü ve onay verdiği takdirde bir transfer daha yapacağız. Kendisiyle henüz bir araya gelemedik. Gaziantepspor karşılaşmasından sonra umuyorum ki bu fırsatı bulacağız.''

7 Ağustos 2009 Cuma

Rakibimiz FC Levadia Tallinn




UEFA Avrupa Ligi play-off turundaki rakibimiz Estonya temsilcisi FC Levadia Tallinn oldu.
Rakip seçme lüksümüz yok. Olamaz da..
Geçen sene pisi pisine kaçan tur ve daha nice zaferler bu sene kaçamaz. Kaçmamalı!
Bu yolun sonu Hamburg Arena'ya çıkmalı!

İlk maç: 20 Ağustos 2009 Ali Sami Yen
İkinci maç: 27 Ağustos 2009 Kadrioru

Zenci Severlere Sevgilerimizle..



1 sezon önce İBB maçında hatunla birlikte açmıştık bu pankartı Kapalı Tribünde...



1 iken 2 oldular!
Malum takım çok sever zencileri..
Allah ne verdiyse artık...
Khalkedon'a sevgilerimizle...

Candan Değil Camdan Adam!



Dergimizin son sayısında Gökhan Zan röportajının başlığı olarak ''Camdan Değil Candan Adam'' ifadesi kullanılmıştı. Bir sonraki sayıda ise Tobias Linderoth için ''Candan Değil Camdan Adam'' başlığını kullansınlar lütfen!

2 yıldır yaşadığı sakatlıklardan ötürü bir türlü forma giyemeyen Linderoth dün akşam ki Netanya maçında bir kez daha sakatlandı. Yapılan kontrollerde sol dizinde menisküs yırtığı tespit edilmiş. Yarın sabah ameliyat olacağı ve en az 2 ay sahalardan uzak kalacağından bahsediliyor.

Yok böyle olmayacak. Verim alamayacağız kendisinden. Nasıl bir şanstır bu arkadaş. Netanya karşısındaki etkili futbolumuzun nazar boncuğu diyeceğim de, her seferinde neden bu adamı buluyor bu sakatlıklar? Artık resmi sitemizden 2-3 ay boyunca ''Linderoth salonda çalışmalarına devam ediyor'' yazısını okuyacağız demektir bu.

2009-2010 Sezonu Formalarımız-2






TFF, Super Lig'de mücadele edecek takımların formalarını içeren bir dosya hazırlamış. Ve bu dosyada dikkatimizi çeken en önemli olay; kırmızı formamız oluyor. Forma tanıtım gecesinde Başkanımız Adnan Polat yılbaşına doğru satışa çıkartılacak kırmızı formadan bahsetmişti. Ve o forma TFF kataloğunda yerini almış. Mor formamızın esintilerine sahip gibi geldi düz kırmızı formamız.

Ayrıca bu katalog hayalkırıklığına da vesile oldu bende. Forma tanıtımı sırasında parçalı formamızın kombinasyonu; 1962'li yıllara yani Metin Oktay dönemine ait izlenimler sunmuştu bizlere; parçalı forma*beyaz şort*sarı-kırmızı tozluk şeklinde.. Ancak bu katalogta o kombinasyondan eser yok. Şort rengi ile tozluk rengi aynı. Tek isteğim inşallah katalogtaki gibi olmaz.

Bu sene de olmadı ama umarım önümüzdeki sene artık düz sarı formamız da piyasaya çıkartılır. Özledik sarı formamızı..

Bu konuda bilgilenmemizi sağlayan FCN Blog ekibine teşekkürü bir borç bilirim.

http://fossacimbom.blogspot.com/

Happy Birthday Abdul Kader Keita!



Sami Yen'deki ilk maçına 29. yaşgününü kutladığın gün çıktın. Attığın gol ve sonrasındaki şovunla bizleri selamladın. Hem de attığın gol Avrupa Kupalarındaki 300. golümüz olarak tarihe geçerken, sen de tarihimizin altın sayfalarına daha ilk günden adını yazdırdın.

Florya'daki imza törenine ''Selamün Aleyküm'' diyerek başlamıştın ya; Ve Aleyna Aleyküm Selam Kader Keita.. Daha nice senelere beraber.. Hoşgeldin aslan yuvasına..

6 Ağustos 2009 Perşembe

UEFA Avrupa Ligi | GALATASARAY - M.Netanya: 6-0



Aydın Yılmaz.. Ne oynadın öyle arkadaş.. Kapasiten var biliyoruz, kendi adıma en azından biliyorum. Hatta geçtiğimiz sezonun başında arkadaşlarla iddiaya dahi girmiştim; 'Aydın yılın transferi olacak' diye.. Ama gel gör ki sezon sonunda maytap muhabbetlere maruz kaldım. Bu gece ise resmen ağzım açık kaldı seni izlerken. Şimdiye kadar nerdeydin be aslanım?

Shabani Nonda.. Geçtiğimiz sezonun suskunlarından.. Hayatımda ilk defa bir futbolcunun ismini geçen sene turuncu formaya yazdırdım; NONDA olarak.. Hatta sezon içerisinde bir ara pişman oldum; 'keşke yazdırmasaydım' diye.. İlk yarıda kaçırdığın pozisyonlar mevcut ama gecenin kahramanlarından birisi oldu yaptığı hat-trick ile.. Hele ki son golü serbest vuruştan atması çok güzeldi. Madem böyle meziyetlerin vardı da biz niye görmedik geçen sezon arkadaş? İlla her topun başına Sabri'nin geçip topu tribünlere yollayarak bizi çıldırtmakmıydı niyetin?



Uğur Uçar.. Bana göre şuanki sağ bekler içerisinde her zaman ilk tercih edilmesi gerekensin. Bu akşam sırıtmadığın gibi yerinde müdahalelerde dahi bulundun. O mevki, o forma senin hakkın ve bunun için verdiğin mücadele takdir-e şayan. Hele ki öyle ağır bir sakatlıktan çıktıktan sonra..



Abdul Kader Keita.. Ve aleyna aleyküm selam Keita.. Hoşgeldin yuvana.. Golünle, taklalarınla güzel bir açılış yaptın.. Hem de attığın gol Avrupa Kupalarındaki 300. golümüz olarak tarihe geçti..

Frank Rijkaard.. İlk maçta kazanılan skor avantajından ötürü -yedek- diye tabir edebileceğimiz ağırlıktaki isimlere forma şansı vererek hem son durumlarını görme fırsatı buldu, hem de onların güvenini kazandı.



Başkan Adnan Polat'ın yanında maç izleyen TFF Başkanı umarım görmüşsündür bu pankartı! Sırf Lick TV'nin gönlü olacak diye Gaziantep maçı o sıcakta o saatte oynatılmaz! Oy-na-tı-la-maz!

Profesyonel Çocuk!



MARATON.COM.TR: Çok net bir şey sorabilir miyim o zaman, futbolu da bıraktığınıza göre, hangi takımılısınız?

TUGAY KERİMOĞLU: Ben en fazla bana saygıyı ve sevgiyi gösteren takımın taraftarıyım. Herhangi bir kulüpte yokum şu an.

MARATON.COM.TR: Daha net bir cevap alamaz mıyız?

TUGAY KERİMOĞLU: Daha bundan güzel net cevap olur mu?

MARATON.COM.TR: G.Saraylıyım diyemiyor musunuz?

TUGAY KERİMOĞLU: Ben G.Saraylıyım derim. Niye diyemiyim ki? Ben Beşiktaşlıyım da derim, Fenerliyim de derim.


Hay sizin profesyonelliğinize be! Yazıklar olsun. Seni kendimizden birisi sandığımız günlere yazıklar olsun. Sen ve senin gibi para uğruna renk değiştirenleri gördükçe midem bulanıyor. Allah sizi nasıl biliyorsa öyle yapsın. Karşı yakanın formasını giymiş Tanju Çolak bile sizlerden daha onurlu ki; Galatasaray'lıyım diyebiliyor, formasını giyip Sami Yen'e maça gelebiliyor.

Metin Oktay..
Gelmiyor senin gibisi..
Kendi adıma özür diliyorum;
Bu ve bunun gibi profesyonelleri(!) sana benzettiğimiz için..

Totem..



Transfer diye delirdik bu sezon.
Olmuşken bir de sağ bek olsun, tam olsun.
Coloccini olsun, bizim olsun.
Totem ekibi işbaşında..
Kim mi onlar; Eser, Bahadır, Erdem.
Bize de desteklemek düşer.
Allah bize şu fotonun gerçeğini nasip etsin inşallah.

5 Ağustos 2009 Çarşamba

İhale İptal Oldu!



27 Temmuz'da yapılan ihaleye tek firma girmişti; Siyahkalem Mühendislik İnş. ve San. ve Ltd. Şti. Ve ihaleyi almışlardı. İhaleyi aldıkları rakam Eren Talu'nun kazandığı ihaledeki taahhütlerin çok çok altındaydı. Biz sadece stadın bir an önce bitirilmesini ve gereksiz karşı yakanın insan müsvettelerinin çenelerinin kapanmasını istediğimiz için ihaledeki rakamlar, taahhütler bizi bağlamıyor.

15 günlük süre içerisinde Siyahkalem firmanın mali yapısı inceleyen İhale Komisyonu, bu sabah firmanın teklifini çok düşük bularak ihaleyi iptal ettiğini açıkladı. Bu arada Toplu Konut İdaresi Başkanlığı (TOKİ) 21 Ağustos Cuma günü yeni bir ihale yapacağını duyurdu.

Bu iş iyice kabak tadı vermeye başladı. Kim yapacaksa yapsın bitsin şu stad artık.

Voleybol Şubemizden Haberler-6



İbrahim Akşeker ile 1 Yıl Daha


Galatasaray Erkek Voleybol Takımı, geçtiğimiz sezon kadrosunda bulunan İbrahim Akşeker ile sözleşme yeniledi.

Bir sezon daha Galatasaray formasıyla mücadele edecek olan milli oyuncumuz İbrahim Akşeker orta oyuncusu olarak görev yapıyor. 2.02 m boyundaki oyuncu 1987 doğumlu ve milli takım formasını da giyiyor.



Gözde Dal Galatasaray'da


Bayan Voleybol Takımımız, Karşıyaka'nın orta oyuncusu Gözde Dal ile 1 yıllık anlaşmaya varmıştır.1.87 metre boyundaki oyuncu 1988 doğumlu ve milli takımda görev yapıyor.



Zeynel Korkmaz Galatasaray'da


Galatasaray Voleybol Erkek Takımı, İstanbul BB'den pasör çaprazı Zeynel Korkmaz ile 1 yıllık anlaşmaya varmıştır. 6 sezondur İstanbul Büyükşehir Belediye forması giyen milli oyuncu Zeynel Korkmaz, 2.08 metre boyunda ve 1988 doğumlu.



Şükrü Yengil Voleybol Altyapı Sorumluluğuna Getirildi

Bu yıl kulübümüz voleybol altyapı sorumluluğuna Şükrü Yengil getirilmiştir. Galatasaray'ın şampiyon takım oyuncularından olan Şükrü Yengil, Arkas Spor teknik direktörlüğünde bulunmuş olup daha sonra uzun yıllar aynı kulübün altyapısında başarılı çalışmalara imza atmıştır. Şükrü Yengil'e yeni görevinde başarılar diliyoruz.