18 Ocak 2010 Pazartesi

Arda Turan & Emre Çolak



Arda Turan..

19 yaşındaki bir futbolcunun hayallerini gerçeğe çeviren futbolcu..

Nedir bir futbolcunun en büyük hayali? Büyük bir takımın altyapısında oynayıp, sonra sahaya çıktığı ilk maçta iyi bir oyun sergileyip bir gol atmak ve binlerce taraftarın ismini söylemesini, adına tezahurat etmesini sağlamak..

Penaltı olduğunda Arda kendi kullanabilirdi, Nonda'ya bırakıp onun moral bulmasını da sağlayabilirdi, hatta Barış'a bırakıp hat-trick yapmasını da sağlayabilirdi. Ama Arda biliyordu ki; bir futbolcunun en büyük hayali çıktığı ilk maçta gol atmaktı, belki kendisi de en çok bu duyguyu yaşamak istemişti ilk çıktığı maçta..



Arda topu Emre'ye verdi ve O'nun bu maçı hiç unutmamasını sağladı. Sonra serbest vuruş olduğunda Arda topu yine Emre'ye verdi, biliyordu ki o kadife gibi ayağı ile çok güzel vurabilirdi topa. Penaltıdan moralli olan emre o vuruşu da gole çevirerek bu geceyi hem kendisi için, hem Arda için, hem de biz taraftarlar için bayram gününe çevirdi.

Futbol enteresan bir oyun, garip bir oyun. Ben tesadüflere pek inanmam. Biri penaltıdan, biri de rakibe az da olsa çarpan bir serbest vuruştan; iki gol attı Emre dün gece. Şans O'nun yanındaydı. Nasıl başlarsa bir oyuncu kariyerine, ekseriyetle o şekilde devam ediyor bu oyunda. Emre de çok güzel başladı, çok güzel bir -merhaba- dedi Sami Yen'e..

Rijkaard ve Neeskens gibi iki ustanın ellerinde Emre'nin çok daha iyi yerlere geleceğine inanıyorum. Arda da inanıyormuş ki elinden tuttu Emre'nin ve o da kendisine güvenenleri mahçup etmedi. Yıllar sonra Emre'ye sorulduğunda kimi örnek alıyorsun diye eminim ki vereceği tek cevap -Arda Turan- olacaktır.

Teşekkürler kaptan, yaptıkların ve geride bıraktıkların için...

un4given - Galatasaray sözlük

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder