Aziz Yıldırım’ın, Adnan Polat’tan Arda Turan’ı istediği zaman yazdım ve ısrarla da gündeme getirdim; “Bırakın böyle bir transferin gerçekleşmesini, buna yeltenmek bile büyük yanlıştır. Çünkü Arda Turan Galatasaray’ın armasıdır, Sarı-Kırmızı rengidir, sembolüdür, geleceğidir. Fenerbahçe ezeli rakibinin ‘böylesine derin anlam ifade eden değerlerini’ parayla satın almak yerine, kendi değerlerini üretmelidir, en azından var olanları harcamamalıdır” dedim ve ekledim; “Camianın gözünde Arda Turan, ikinci Metin Oktay’dır.”
Arda Turan, bu hamle sonrasında ‘paranın satın alamayacağı bir Galatasaray değeri’dir artık, bu tescillenmiştir! Sadece yurtdışında büyük bir kulübe gitme yolu açık bırakılmıştır. Türkiye’de bundan sonra hiçbir kulüp, (buna Aziz Yıldırım Cumhuriyeti de dahil), böyle bir kalkışmada bulunamaz. Bulunursa da, ‘profesyonelce transfer hamlesi canım, ne var ki bunda’ gibisinden esnek bir yorumla geçiştirilemez! Ve bu hamle, Polat’ın Arda konusunda Aziz Yıldırım’a verdiği çok güzel bir yanıt olarak tarihe geçmiştir! Öfkeyle anlık tepki değil, akıl yoluyla, kibar bir dille, ama gülle etkisinde...
Peki, Ayhan Akman kaptanlık görevini iyi yapamıyor muydu ki, böyle bir adıma ihtiyaç duyuldu? Kesinlikle böyle bir şey söz konusu değil. Tam aksine, Ayhan Arda’nın da da dahil olmak üzere takımın saygı gösterilen ağabeylerinden biridir ve öyle de kalacaktır, çünkü bunu fazlasıyla hak etmektedir. Ancak dedim ya, saha içinde ve dışında ‘sembolik anlamı’ dışında pek birşey ifade etmeyen bir ‘simgeden’ söz ediyoruz.
O nedenle Arda, bugüne kadar yapmış olduğu bazı yanlışlarına karşın, içindeki Galatasaray sevgisiyle camianın koşulsuz olarak kucakladığı bir isimdir. Galatasaray’ın ‘sembolüdür.’ Herkes duysun ve bilsin ki, Cim Bom ikinci Taçsız Kral’ını bulmuştur.
Ayhan Yılmaz
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder