31 Mayıs 2009 Pazar

GALATASARAY - Türbülent: 2-1



Neymiş? Cin olmadan adam çarpmaya kalkılmazmış! Öyle değil mi Türbülent? Dün Ali Sami Yen çimlerine çıktığın andan itibaren taraftarlar neden seninle uğraştı bir düşün! Neden sana tepki gösterdiler bir düşün! Bunu yapabilirsin ama uygulamaya koyabilirmisin o konuda tereddütlüyüz!

Daha dünkü teknik direktör olarak sen bu ülkenin lokomotifi olan takımlara laf etmeye, hakaret etmeye kalkarsan karşılık olarakta hakaret işitirsin Türbülent! Geçen sene tüm ülkenin takdirini kazanmışken, bu sene neden herkes sana antipati duydu farkında bile değilsin. Öyle ki saçma sapan yorumlara devam ettin aylarca. ''şampiyon sivas, 1. kim bilmiyorum'' ''5 yeriz 7 yeriz 6 yemeyiz, 7 yeriz 9 yeriz 8 yemeyiz'' gibi söylemlerle ne teknik direktör olursun ne de adam.




Karşılaşma öncesi Tugay Kerimoğlu için düzenlenen tören güzeldi. Tugay'ın tribüne koşusu tıpkı eski günlerdeki gibiydi.. Bu taraftar seni özlemiş Tugay..

Maça hızlı başlamış, sürekli rakibe pres yapan, topa sahip olan taraf bizdik. Nonda ve Baros ilk 10 dakikada net pozisyonları harcarken, 12.dakikada Arda yakaladığı fırsatı gole çevirip iyi futbolumuzun karşılığını erken almamıza vesile oluyordu. İlk 18 dakika içerisinde Arda'nın golü haricinde 5 net pozisyonun kaçırılması belki de Türbülent'in şansı olsa gerek. Şayet o pozisyonlar golle sonuçlanmış olsa ''5 yeriz 7 yeriz 6 yemeyiz'' diyenlere kapağın en afillisi takılmış olacaktı.

İlk yarıda sezon boyunca görmek istediğimiz futbol sergileniyor, tabir-i caizse şiir gibi futbol oynuyorduk. Kaçan pozisyonlar saç baş yoldursa da tribünleri dolduran taraftarlar oynanan futboldan mest olmuş, sanki maç sonunda şampiyon olacakmışcasına sahadaki futbolculara hakettikleri desteği veriyordu.

2.yarıya Sivas 2 oyuncu değişikliği ile giriyor, 47.dakikada kornerden gelen ortaya Tum kafayı vuruyor skoru eşitliyordu. Yediğimiz gol dahi moralimizi bozmadığı gibi ilk yarıdaki futbolumuza geri dönüyor, atak üstüne atak yapıyor, harcadığımız pozisyonların sayısı dakikalar ilerledikçe artıyordu. 83.dakikada Arda yeniden sahne alıyor ceza sahası dışından çektiği şut Nonda'ya çarparak yön değiştirerek ağlara gidiyordu.

Golle birlikte taraftarın coşkusu artarken, Bülent hocamız 86.dakikada oyuncu değişikliğine gitti. 4.hakem tabelayı kaldırdığında 66 numarayı gösteriyor ve o an hiç abartısız tüm stat ayağa kalkmış ''Arda Turan'' tezahuratı eşliğinde alkış yağmuru başlamıştı. Bülent hoca Arda'yı ödüllendirmek için bu değişikliğe gitmiş ve çokta güzel olmuştu. Hemen ardından ise Uğur Uçar'ımızın 1,5 sene aradan sonra oyuna girmesi bu güzel gecenin önemli olaylarından birisiydi.

Bülent Korkmaz yönetiminde kazandığımız tüm maçlar tek farklı olmasına rağmen dün akşamki maça artı parantez açmak gerekiyor. İlk yarıda kaçırdığımız 10 pozisyonu bir kenara bırakırsak oynadığımız futbol deli ötesiydi. Şu futbolu 1,5-2 ay öncesi oynamaya başlamış olsaydık diye herkes iç geçirdi tribünde. Acısıyla tatlısıyla bir sezonu geride bıraktık. Bu sezon yaptığımız hataları inşallah önümüzdeki sezon yapmayız.

Biz seni hep 'Büyük Kaptan' olarak hatırlayacağız.
Yolun açık olsun Bülent hoca..
Takımdan ayrılacak futbolcularımızın da yolları açık olsun..

Türbülent is formating!

GALATASARAY - Efes Pilsen: 78-90



Beko Basketbol Ligi playoff yarı final serisinin ikinci maçında Galatasaray'ımız, Efes Pilsen'e 90-78 mağlup olarak seriyi 3-0 mağlup olarak tamamladı ve elendi.

Tribünlerde yer alan taraftarlarımız formanın hakkını vererek mücadele eden basketbolcularımıza gereken desteği verirken, haketmeyen basketbolcu ve idarecilerimize de tepkisini sert bir şekilde göstermiştir.

Anlayana...

SALON: Ayhan Şahenk

HAKEMLER: Aytuğ Ekti - Serkan Emlek - Alper Özgök

GALATASARAY CAFE CROWN (78) Quinton Hosley 18 (8 ribaund-3 asist), Polat Kocaoğlu 4 (1 asist), Murat Kaya 3 (1 ribaund), Cüneyt Erden 5 (2 ribaund-1 asist), Hüseyin Beşok 18 (12 ribaund-1 asist), Tufan Ersöz, Rashid Atkins 5 (2 ribaund-1 asist), Antonio Graves 10 (1 ribaund-5 asist), Anthony Tolliver 15 (4 ribaund-1 asist)

EFES PİLSEN (90) Mario Kasun 14 (10 ribaund-1 asist), Charles Smith 18 (3 ribaund-3 asist), Preston Shumpert 15 (3 ribaund), Bootsy Thornton 9 (3 ribaund-7 asist), Kerem Gönlüm 5 (5 ribaund-2 asist), Kaya Peker 7 (1 ribaund-1 asist), Michalis Kakiouzis, Kerem Tunçeri (2 ribaund-1 asist), Sinan Güler 2 (2 asist), Ender Arslan 17 (2 ribaund-1 asist), Cenk Akyol 3

1. PERİYOT: 18-29
2. PERİYOT: 19-21
3. PERİYOT: 18-25
4. PERİYOT: 23-15

28 Mayıs 2009 Perşembe

El mi yaman bey mi yaman!

30 Mayıs Cumartesi
Saat 20:00


Efes Pilsen - GALATASARAY: 103-77



Hücumda istediğimiz başarıyı gösterirken, zaten problemli olan savunmamız Efes Pilsen karşısında ayakta durmakta zorlanıyor ancak buna rağmen ilk periyodu 2 sayı farkla geride kapatıyorduk. Hücum ve savunma gücümüzün karşılıklı zıt oranlarda olması maçın ilk yarısında 58-48 gibi bir skora sebep oluyor, aynı zamanda maçı kazanacak tarafında üç haneli sayılara ulaşacağını gösteriyordu bizlere.

Karşılaşmanın 3.periyodunda hücumdaki etkinliğimiz azalmaya başlamış ve son periyoda 17 sayılık farkla geride girmiştik. Son periyotta ise geri dönüşü sağlayamamanın ardından film kopmuş ve maçı 103-77 kaybederek seride 2-0 geriye düşmüş olduk.

Serinin 2.maçı 30 Mayıs Cumartesi günü yine Ayhan Şahenk'te oynanacak, belki de o gün futbolla birlikte basketbolda da sezonu kapatmış olacağız.

SALON: Ayhan Şahenk

HAKEMLER: Recep Ankaralı - Halil Baldemir - Alper Altuğ Köselerli

EFES PİLSEN (103) Mario Kasun 12 (7 ribaund), Charles Smith 28 (7 ribaund-3 asist), Preston Shumpert 6 (3 ribaund-1 asist), Bootsy Thornton 11 (8 ribaund-5 asist), Kerem Gönlüm 5 (1 ribaund), Kaya Peker 11 (3 ribaund-1 asist), Michalis Kakiouzis 6 (4 ribaund-2 asist), Kerem Tunçeri 11 (3 asist), Sinan Güler 4 (1 ribaund-3 asist), Ender Arslan 8 (1 ribaund-2 asist), Cenk Akyol 1 (1 ribaund)

GALATASARAY CAFE CROWN (77) Quinton Hosley 17 (4 ribaund-1 asist), Murat Kaya (1 ribaund-2 asist), Cüneyt Erden 11, Hüseyin Beşok 13 (5 ribaund-1 asist), Dejan Milojevic 6 (4 ribaund-5 asist), Altay Özurgancı (2 ribaund), Tufan Ersöz 3, Rashid Atkins (1 ribaund-1 asist), Antonio Graves 9 (2 ribaund-4 asist), Anthony Tolliver 17 (6 ribaund), Cemal Nalga 1 (1 ribaund)

1. PERİYOT: 27-25
2. PERİYOT: 31-23
3. PERİYOT: 20-13
4. PERİYOT: 25-16

24 Mayıs 2009 Pazar

Beşiktaş - GALATASARAY: 2-1



Sezon boyunca sakatlıklardan yakasını kurtaramamış olmamızın verdiği sıkıntıyı bu maç öncesi de yaşamış; De Sanctis'i son olarak kurban vermiştik. Son maçlarda yedek kulübesinde yer alan Aykut Erçetin'in kaleye geçmesini beklerken hocamızın kullandığı insiyatifle Orkun Uşak'ın görev alacağını öğrendiğimizde şaşkınlığımız had safhaya ulaşmıştı.

U-19 milli takım kampında olan Serkan Kurtuluş'un yerine Sabri Sarıoğlu, Semih Kaya'nın yerine de Mehmet Topal forma giyecekti. Bu noktada U-19 milli takımının zamansız yapılan bu kamp çalışmasının anlamsızlığına değinmeden geçmek haksızlık olur! Liglerin son 2 haftasına girildiği bir dönemde takımlarında forma şansı bulan bu genç futbolcuları kampa alarak, kulüpleri zor durumda bırakanları Allah'a havale ediyorum!

Maçın başlamasıyla birlikte korkularımızın yersiz olduğunu; topa daha çok sahip olarak, pozisyonları zorlayarak, rakibe basarak görmüş oluyorduk. Önce Arda'nın sağ kanattan ortasını arka direkte boş pozisyonda olan Kewell'in ıskalaması, ardından Baros-Sabri ikilisinin bomboş kaçırdığı pozisyonlar saç baş yoldurdu. 40.dakikada pozisyon üretmekte zorlanan Beşiktaş'ın bir serbest vuruş organizasyonunda Bobo'nun kafa şutu Mehmet Topal'ın ayağına çarparak Orkun'u kontrpiyede bırakıyor ve devreye 1-0 yenik giriyorduk.

İlk yarıdaki istekli ve baskılı futbolumuz yüreğimize su serpse de, pozisyon dahi sayılmayacak bir karambolde golü yemiş olmak canımızı sıkmıştı. Karşılaşmanın 2.yarısına da hızlı ve istekli başlayan bizdik. 48.dakikada Baros yine Rüştü ile karşı karşıya kalmış, Rüştü'nün üstüne vurarak bizi bir pozisyondan daha etmişti. Hemen 1 dakika sonrasında soldan gelişen atakta Arda'nın ortasında sağ çaprazda topla buluşan Kewell sağ ayağıyla güzel bir vuruş yaparak maça beraberliği getirdi.

59.dakikada sol kanattan gelişen Beşiktaş kontraatağında Yusuf topu önce Emre Aşık'tan, sonra Mehmet Topal'dan kurtarıp vuruşunu yapıyor, Orkun topu çelmesine rağmen top yeniden Yusuf'un önüne düşüyor ve son vuruşla gol oluyordu pozisyon. Sağ bekimiz Sabri her zamanki gibi yerinde olmadığı için Yusuf'u karşılama görevi stoperlerimize kalıyordu!

Son dakikalarda en azından beraberlik için yüklensekte skoru değiştiremiyorduk. Sabri'nin her zamanki anlamsız agresifliği, Orkun'un 1 sene aradan sonra neredeyse hatasız oyunu, hakemin hem Fabian Ernst'e, hem de Emre Aşık'a veremediği kırmızı kartlar maçın ön plana çıkan hususlarıydı.

Sakatlıklardan kadro kuramayacak duruma gelmemiz ve yedek kulübesindeki isimler bulunduğumuz noktayı bizlere net olarak gösteriyor; Aykut, Aydın, Mehmet Güven, Volkan, Murat Aksu, Yaser, Uğur Uçar.. Skoru değiştirebilecek düzeyde yedeklerimizin olmaması oyuncu değişikliği yapmadan maçı bitirmemize vesile oldu.

Ah be Bülent Hocam geldiğinden beri şu takıma çift forvet oynatsaydın ne olurdu be..

Yönetimimiz gidecek futbolcularla zaman kaybetmeden sezon biter bitmez yollarını ayırmalı, yeni hocamızın kısa zamanda tespit edilerek gerekli futbolcu transferleri yapılmalı, sezon öncesi hazırlık kampına tam kadro gitmeliyiz.

Bu sene yaşadığımız sakatlıklardan dolayı da Milli Takımımızın kondisyonerliğini yapan Scoot Piri ve ekibine de teşekkürü(!) borç biliriz. Euro 2008 döneminde futbolculara nasıl bir yükleme yaptıysanız, milli takıma gönderdiğimiz futbolcular hâla kendilerine gelemediler. Hepiniz Allah'ınızdan bulun!

Önümüzdeki hafta sezonun son maçı için Ali Sami Yen'de olacağız. Kaç kişi durumun farkında bilemiyorum ancak F.Bahçe ile 58'şer puandayız ve Bursa 55 puanda. Ligin son haftasında Trabzonspor, F.Bahçe'yi; Bursaspor, İBB'yi; Sivasspor da bizi yendiği taktirde 3lü averajdan dolayı UEFA Kupası'na dahi gidemeyeceğiz!

Böyle bir durumu aklımızdan dahi geçirmek istemiyoruz, zira Sivasspor'un taraftar-futbolcu-teknik direktör üçlüsünün bu sene bizim hakkımızda yaptıklarını, söylemlerini unutmuş değiliz. Herşeyden önce Galatasaray olduğumuz için kazanmalıyız ve birilerine kimin daha büyük olduğunu göstermeliyiz! Böylesine kötü giden bir sezonun ardından UEFA Kupası'na giderek teselli ikramiyemizi almalıyız.

23 Mayıs 2009 Cumartesi

Beşiktaş - GALATASARAY: 102-115



GALATASARAY'IMIZ YARI FİNALDE!

Beko Basketbol Ligi playoff çeyrek final dördüncü maçında Beşiktaş115-102 yenen Galatasaray'ımız, seriyi 3-1'e getirerek yarı finale yükseldi. Takımımız, yarı finalde Efes Pilsen'in rakibi oldu.

Akatlar deplasmanında çok çekişmeli geçen maç, iki kez uzatmaya gitti. Üstünlüğün sürekli el değiştirdiği karşılaşmada normal süre 83-83, birinci uzatma 98-98 tamamlandı. Son 5 dakikada rakibine sadece 4 sayı veren Galatasaray'ımız, 17 sayı atarak yarı finale çıktı.

Galatasaray'ımızda 25 sayı - 12 ribaund ile double double yapan Hüseyin Beşok, günün yıldızlarından biriydi. Kritik basketler atan Anthony Tolliver da 21 sayı - 12 ribaund ile double double yaptı.

Rashid Atkins 22, Antonio Graves 19 sayı, Cüneyt Erden 13 asist ile galibiyete katkı sağladı. Sezon ortasında kasığından ameliyat olan Milan Gurovic, bu maç ile parkelere döndü.

Yarı finalde Efes Pilsen ile ilk maçımızı 27 Mayıs Çarşamba akşamı Ayhan Şahenk'te oynayacağız.


SALON: BJK Cola Turka Arena

HAKEMLER: Engin Kennerman - Zafer Yılmaz - Ziya Özorhon

BEŞİKTAŞ COLA TURKA (102) Mehmet Yağmur 3 (2 asist), Muratcan Güler 13 (5 ribaund-5 asist), Jimmy Baxter 8 (2 ribaund-3 asist), Ömer Ünver (1 asist), Haluk Yıldırım 10 (5 ribaund-2 asist), Mire Chatman 15 (7 ribaund-7 asist), Cevher Özer 24 (9 ribaund-1 asist), Ray Wesson 29 (8 ribaund-1 asist).

GALATASARAY CAFE CROWN (115) Polat Kocaoğlu, Murat Kaya 10 (1 ribaund-2 asist), Cüneyt Erden 8 (3 ribaund-13 asist), Hüseyin Beşok 25 (12 ribaund-1 asist), Dejan Milojevic 10 (4 ribaund-5 asist), Milan Gurovic, Rashid Atkins 22 (7 ribaund-5 asist), Antonio Graves 19 (2 ribaund-1 asist), Anthony Tolliver 21 (12 ribaund-2 asist).

1. PERİYOT: 18-16
2. PERİYOT: 23-23
3. PERİYOT: 30-28
4. PERİYOT: 12-16
1. UZATMA: 15-15
2. UZATMA: 4-17

#5 || Tugay Kerimoğlu



Trabzonspor'un altyapısından yetişip, profesyonel futbol hayatını Galatasaray'da devam ettirmiştir. Avrupa kariyerine 2000 yılında İskoç kulüp Glasgow Rangers'a transfer olarak başlamıştır. 2001 yılından bu yana İngiltere'nin Blackburn Rovers F.C. takımında forma giymektedir. Tugay Blackburn'den önce İskoçya'nın Glasgow şehrindeki Rangers F.C. takımında 25 maç oynadı ve 3 gol attı. Euro 2000 ve 2002 Dünya Kupası'nda da milli takımda oynayan Tugay; 2003 yılında Türkiye euro 2004'e katılamaması ile milli takımdan kendi isteğiyle emekli oldu.

Tugay genelde orta sahada ya defansif ya da oyun kurucu olarak oynamaktadır. İki ayağını da çok iyi kullanabilen Tugay, yerini bulan uzun pasları ve uzaktan attığı isabetli şutları ile tanınır. Tugay'ın bu enerjisi son iki sezondur sözleşmesinin yenilenmesiyle ödüllendirilmiştir.

Galatasaray'da 1990'dan 1999 yılına kadar oynayan Tugay; 6 kez Türkiye Ligi şampiyonluğu, 4 kez Türkiye Kupası kazandı. Ocak 2000'de Rangers'a transfer olan Tugay, burada da İskoçya Ligi şampiyonluğunu ve İskoçya Kupasını kazandı. 2001-02 sezonunda da Blackburn'e transfer olduğunda da, ilk sezonunda İngiltere Lig kupasını kazandı.

Brad Friedel'in ayrılmasıyla birlikte takımın en kıdemlisi oldu, halihazırda oynadığı 228 Premier League maçıyla 261 maç sayısıyla kulüp tarihinin en çok maça çıkan oyuncusu konumundaki Brad Friedel'ın ve bir önceki rekorun 235 maç ile sahibi, şimdilerde Tottenham'da Harry Redknapp'ın yardımcılığını yapan Tim Sherwood'un ardından kulüp tarihinin en fazla forma giyen 3. oyuncusu konumunda.

2006 Kasım ayında oynanan Blackburn-Man Utd lig maçında Tugay iyi bir performans göstermiştir. Maçtan sonra Sir Alex Ferguson ile eski öğrencisi, dönemin Blackburn menajeri Mark Hughes aralarında konuşurlar iken Sir'den Mark Hughes'a bir soru gelmiştir: Tugay 36 değil de 26 yaşında olsun ister miydin? Mark Hughes'ün cevabı en az soru kadar çarpıcıdır: Hayır, öyle olsaydı senin takımında oynardı; ben de değil. Ferguson da bu cevabı onaylamış, ülkemiz basınına ''Tugay 10 yaş genç olsaydı, takımıma alırdım.'' şeklinde yansımıştır.




Blackburn Rovers Kulübü, yarın son kez sahaya çıkacak olan milli futbolcunun fotoğrafının yer aldığı 20 bin maskeyi taraftarlarına dağıtacak.

Tugay Kerimoğlu, 8.5 sezondur forma giydiği Blackburn Rovers takımına "maskeli" bir veda maçıyla veda edecek. Blackburn Rovers Yönetimi, gerek sahadaki başarılı performansı gerekse kişiliği ile kulübün en çok sevilen futbolcusu haline gelen Tugay’a ’teşekkür jesti’ olarak, üzerinde futbolcunun fotoğrafının bulunduğu 20 bin tane maske dağıtarak, yarın yapılacak West Bromwich Albion karşılaşmasında taraftarlara dağıtacak.

Maçın diğer ilginç tarafı, West Bromwich Albion Kulübü’nün de, yarın takımın başında son karşılaşmasına çıkacak olan teknik direktör Tony Mowbray için de maske hazırlatması. Böyle bir Premier Lig maçında ilk kez tüm taraftarlar maske takmış olacak.

Ayrıca Blackburn Rovers kulübü Tugay için özel t-shirtler bastırdı.





Başarısı, istikrarı ve de efendiliği ile Türk futbolunun saygı duyulan isimlerinin başında gelmektedir kaptanımız.. Tüm Türk futbolculara örnek olunası bir spor hayatını tercih etti ve bu ülke insanının takdirini çoktan kazandı.

Yolun açık olsun Tugay Kerimoğlu...

21 Mayıs 2009 Perşembe

Beşiktaş - GALATASARAY: 113-71



Beko Basketbol Ligi play-off ilk tur üçüncü maçında Galatasaray'ımız, Beşiktaş’a deplasmanda 113-71 mağlup oldu.

Seride 2-0 önde olmamızın bir rehavet getireceğini tahmin edebiliyorduk ancak böylesi bir farklı mağlubiyet planlarda hiç yoktu.
2 sayılık atışlarda %36, 3 sayılık atışlarda %18, serbest atışlarda ise %50 isabet oranlarına sahip olmamız aslında birçok şeyi özetliyor.
Umarım bu skor oyuncularımızın moralini bozmaz ve 4. maça yansımaz.

Serinin dördüncü maçı, 23 Mayıs Cumartesi günü yine Akatlar'da oynanacak. Maçı kazandığımız taktirde yarı finale yükseleceğiz, aksi taktirde yarı finalisti belirleyecek son maç için Ayhan Şahenk'te olacağız.


SALON: Beşiktaş Cola Turka Arena

HAKEMLER: Murat Biricik - İsmail Aydın - Yener Yılmaz

BEŞİKTAŞ COLA TURKA (113) Mehmet Yağmur 14 (1 ribaund-2 asist), Muratcan Güler 18 (3 ribaund-2 asist), Jimmy Baxter 20 (3 ribaund-1 asist), Arın Soğancıoğlu 2, Ömer Ünver 9 (1 ribaund-1 asist), Haluk Yıldırım 3 (6 ribaund-6 asist), Azmi Turgut 3 (1 asist), Adem Ören 9 (3 ribaund-1 asist), Mire Chatman 22 (7 ribaund-10 asist), Serkan Özver, Cevher Özer 5 (7 ribaund-1 asist), Ray Wesson 8 (4 ribaund- 3 asist)

GALATASARAY CAFE CROWN (71) Quinton Hosley 14 (2 ribaund-1 asist), Polat Kocaoğlu, Murat Kaya 3 (1 ribaund-4 asist), Cüneyt Erden 4 (2 ribaund), Hüseyin Beşok 6 (6 ribaund), Dejan Milojevic 4 (2 ribaund-1 asist), Tufan Ersöz 9, Rashid Atkins 4, Antonio Graves 9 (2 ribaund-3 asist), Anthony Tolliver 10 (5 ribaund), Alican Güney (1 ribaund), Cemal Nalga 8 (3 ribaund)

1.PERİYOT: 26-18
2.PERİYOT: 34-12
3.PERİYOT: 26-17
4.PERİYOT: 27-22

19 Mayıs 2009 Salı

Derbiye Doğru..

24 Mart 2009 Pazar
Saat 20:00



GALATASARAY-Beşiktaş maçlarında son 8 sene..

31.03.2001
GALATASARAY-Beşiktaş: 2-0
Serkan Aykut, Mario Jardel
Pascal Nouma (kırmızı kart)


21.10.2001
Beşiktaş-GALATASARAY: 2-2
Bayram, Emre Aşık (kendi kalesine) / Fleurquin, Arif Erdem

09.03.2002
GALATASARAY-Beşiktaş: 1-0
Fleurquin

08.12.2002
GALATASARAY-Beşiktaş: 0-1
İbrahim Üzülmez

25.05.2003
Beşiktaş-GALATASARAY: 1-0
Sergen Yalçın

31.10.2003
Beşiktaş-GALATASARAY: 0-0

04.04.2004 (Atatürk Olimpiyat Stadyumu)
GALATASARAY-Beşiktaş: 1-2
Necati Ateş / Daniel Pancu (penaltı), Adrian İlie (penaltı)

19.09.2004
Beşiktaş-GALATASARAY: 0-0
(Hakan Şükür penaltı kaçırdı)

05.03.2005
GALATASARAY-Beşiktaş: 1-0
Hakan Şükür
Necati Ateş (kırmızı kart)

10.12.2005
GALATASARAY-Beşiktaş: 3-2
Necati Ateş, Sasa İlic(2) / İbrahim Toraman(2)

07.05.2006
Beşiktaş-GALATASARAY: 1-2
Tümer Metin / Hasan Kabze(2)
(Necati Ateş penaltı kaçırdı)

17.09.2006
GALATASARAY-Beşiktaş: 1-0
Ümit Karan (penaltı)

03.03.2007
Beşiktaş-GALATASARAY: 2-1
Bobo, Ricardinho (penaltı) / Emre Aşık

29.09.2007 (Seyircisiz)
GALATASARAY-Beşiktaş: 2-1
Hakan Balta, Shabani Nonda (penaltı) / Tello

02.03.2008
Beşiktaş-GALATASARAY: 1-0
Marcio Nobre

21.12.2008
GALATASARAY-Beşiktaş: 4-2
Servet Çetin, Milan Baros (3) / Delgado, Holosko
(Milan Baros kendisi adına ilk ve son golü penaltılardan atmıştır)
Delgado (kırmızı kart)

GALATASARAY - Beşiktaş: 80-66



Galatasaray'ımız Beko Basketbol Ligi playoff çeyrek final serisinde Beşiktaş ile Ayhan Şahenk'te karşılaştı. Maçı 80-66 kazanarak seride 2-0 öne geçtik.

Beşiktaş ile üçüncü maçı 21 Mayıs 2009 Perşembe günü Akatlar'da yapacağız ve kazandığımız taktirde yarı finale yükseliyoruz.

SALON: Ayhan Şahenk Spor Salonu

HAKEMLER: Rüştü Nuran - Fatih Arslanoğlu - Kaan Büyükçil

GALATASARAY CAFE CROWN (80) Quinton Hosley 9 (3 ribaund-4 asist), Polat Kocaoğlu 3 (1 asist), Murat Kaya 4 (2 ribaund), Cüneyt Erden 1 (1 ribaund-7 asist), Hüseyin Beşok 6 (5 ribaund), Dejan Milosevic 4 (1 asist), Tufan Ersöz (1 ribaund), Rashid Atkins 18 (4 ribaund-2 asist), Antonio Graves 13 (8 ribaund-3 asist), Anthony Tolliver 20 (11 ribaund-1 asist), Cemal Nalga 2

BEŞİKTAŞ COLA TURKA (66) Mehmet Yağmur (1 ribaund-2 asist), Muratcan Güler 5 (5 ribaund-1 asist), Jimmy Baxter 7 (1 ribaund), Haluk Yıldırım 2 (4 ribaund-1 asist), Adem Ören 5 (6 ribaund-1 asist), Mire Chatman 22 (5 ribaund-3 asist), Cevher Özer 20 (11 ribaund), Ray Wesson 5 (4 ribaund-2 asist)

1.PERİYOT: 24-16
2.PERİYOT: 21-14
3.PERİYOT: 10-17
4.PERİYOT: 25-19

18 Mayıs 2009 Pazartesi

GALATASARAY - Gençlerbirliği: 2-1



Büyük ümitlerle başladığımız 2008-2009 sezonunu hayal kırıklıklarıyla tamamlamak üzere olduğumuz şu günlerde Pazar akşamı Gençlerbirliği'ni Ali Sami Yen'de konuk ettik. Önümüzdeki sezon Avrupa Kupalarına katılarak kötü giden sezonun teselli ikramiyesini almak istiyorduk.

Geçen hafta Ankaragücü maçında yedek soyundurulup 90+1. dakikada sahaya sürülen Kewell yine yedek kulübesindeydi. 18 Şubat 2008’de oynanan Konyaspor deplasmanında sakatlanan ve dizi 3 parçaya ayrılan Uğur Uçar, tam 15 ay sonra ilk kez kadroya girmiş, kendisini Ali Sami Yen'de görmenin mutluluğunu yaşıyorduk. Bir başka sevincimiz ise Emre Güngör'ün ilk 11'de sahaya çıkmasıydı fakat bu mutluluğumuz kısa sürdü.

Karşılaşmanın 35.dakikasında yaşanılan bir pozisyonda sakatlığı nükseden Emre Güngör yerini Harry Kewell'a bırakıyordu. Emre Güngör'ün bu sezonki 5. sakatlığıydı ve sakatlıklarının tümü arka adalesinden olunca insanın aklına 'acaba sakatlığı geçmeden mi sahaya sürüldü' sorusunu getiriyor.

İlk 45 dakika için söylenecek fazla birşey yoktu sahada. Pozisyon bulamadan ilk yarıyı tamamlamıştık. Maçın devre arasında kapalı tribünün önderliğinde statta belki de maçın ilk yarısında yaşanmayan bir coşku yaşandı. Statta yapılan müzik yayını kapatılmış, taraftar hem Ali Sami Yen'i, hem de takımı özlediğini tezahuratlarla gösteriyordu.

2. yarı ilk yarıya oranla daha hızlı başlamıştı. İlk şutumuzu 55. dakikada Hakan Balta ile çektiysekte 63. dakikada Harry Kewell, 67. dakikada Barış; farkı bir anda 2'ye çıkartmıştı. Bülent Korkmaz yönetiminde ilk defa 2 farkla maç kazanacağımızı düşünürken 90+1'de Kahe maçın skorunu ilan eden gole imzasını atarak, yine tek farkla kazanma hastalığımızın devam ettiğini gösterdi.

Maçın yıldızı hiç kuşkusuz 1 gol-1asistle Harry Kewell olurken, Bülent Korkmaz kadro, oyuncu değişiklikleriyle maça yine damgasını vurmuş oldu. Galatasaray'ın başına gelirken 'taraftarın görmek istediği futbolu oynatacağım' sözünü söylemişti Büyük Kaptan.. Bizim görmek istediğimiz futbol bu ise, görmek istemediğimiz futbol nedir açıkcası merak ediyorum.